TRT Belgeselde yaşlılarla ilgili bir belgesel izledim.
İngiltere'de, yaşlıların kaldığı bir huzur evindeki gönüllülerle aynı
sayıda dört yaş grubu çocuklar üç aylık bir süre gündüzleri beraber oluyorlar.
Beraber etkinlik yapıp, beraber öğle yemeği yiyorlar .Kısa sürede çocuklar
ile büyükler kaynaşıyorlar. Birbirlerini seviyorlar.
Üç ayın sonunda yaşlıların fiziksel ve ruhsal durumlarında gözle görülür
biçimde iyileşmeler oluşuyor.
(Aynı formatta başka bir program 45 günlüktü. O zaman diliminin sonunda da
aynı sonuçlar gözlenmişti.)
Proğramı izlediğimde eski aile yapımızı düşündüm. Üç neslin aynı ortamı
paylaştığı evlerimizi.
Kuşakların tecrübe aktarımının olduğu, çocukların bakıcıya bırakılmadığı,
dede ve ninelerin torunlarıyla mutlu olduğu kültürümüzü.
Yaşlılarla beraber olmak torunları mutlu ederken, onlar farkına varmadan
torunlar da yaşlıları terapi ediyorlarmış meğer.
Geldiğimiz noktada eskiye dönüş imkansız. Zaten gerek de yok. Çünkü o
yapının da bazı sorunları vardı. Fakat dede-nine ile torunların sıkça beraber
olabileceği,birlikte vakit geçirebilecekleri formüller bulmalıyız.